MİSOFOBİ

MİSOFOBİ 
(MİKROP-KİR KORKUSU)
Misofobi terimi, Yunanca μύσος (musos), "kirlilik" ve φόβος (phobos), "korku" kelimelerinden gelir. Kısaca, aşırı bir mikrop korkusunu ifade eder. Sizi mikroplara maruz bırakan durumlardan kaçınmak için elinizden geleni yapabilirsiniz. Fobi ve bundan kaçınmak için attığınız adımlar zamanla daha da kötüleşir. Kendinizi, obsesif-kompulsif bozukluğa (OKB) benzer şekilde, yaşam kalitenizi etkileyen tekrarlayan davranışlar döngüsünde sıkışıp kalmış bulabilirsiniz.


Bu fobi birçok aktiviteye katılamayacağınız ve başkalarıyla sosyalleşemeyeceğiniz için yaşam kalitenizi önemli ölçüde etkileyebilir.

Misofobisi olan bir kişi, vücut sıvıları ve bakteriler de dahil olmak üzere çeşitli kaynaklardan bir hastalığa yakalanma konusunda takıntılı bir endişeye sahiptir. Obsesif-kompulsif bozukluğun (OKB) en yaygın türlerinden biridir ve tekrarlayan davranışlara (kompulsiyon) yol açan aşırı düşüncelerle (takıntılar) karakterize edilen bir psikiyatrik tanıdır. Mizofobi ile ilişkili tekrarlayan davranışlar, aşırı el yıkama veya banyo yapmayı içerebilir.

Misofobi, aşağıdakileri içeren yoğun ve mantıksız bir korkuyu ifade eder:
-Mikroplar 
-Kir 
-Virüsler 
-Bakteri 
-Haşarat 
-Diğer Kirletici Faktörler

Adı farklı fobilerle de anılabilir:
-Germofobi 
-Bakillofobi 
-Bakteriofobi 
-Haşarat Fobisi


Belirtiler 
Misofobinin belirtileri kişiden kişiye değişebilir. Bununla birlikte, genellikle temizlikle ilgili takıntıları içerirler.

-Kirlenme Korkusu 
-Aşırı el yıkama 
-Temizlik takıntısı 
-Aşırı temizlik veya sanitasyon ürünleri kullanmak

Sanitasyon Ürünleri: Sert yüzeylerdeki mikropların en az %99,9'unu öldürebilen kimyasal ürünler olarak tanımlanır. Dezenfektanlar ise daha güçlüdür ve sert, gözeneksiz yüzeyler veya nesneler üzerindeki mikropların %99,999'unu öldürür. 

Bazı insanlar sadece hafif kaygı yaşayabilirken, diğerleri yaşam kalitelerini olumsuz etkileyen daha şiddetli panik ataklar yaşayabilir.

Misofobi, aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli fiziksel kaygı semptomlarına neden olabilir:
-Terleme 
-Titreme 
-Nefes Darlığı 
-Baş Dönmesi 
-Mide Bulantısı 
-Kuru Ağız 
-Kas Gerginliği 
-Kalp Çarpıntısı 
-Uyuşma veya iğne batma hissi
-Bilinç Bulanıklığı 
-Konfüzyon 

Konfüzyon: Klinik bir belirti olup; patolojik derecede zihin bulanıklığı, sersemlemeyi tanımlar. Çoğunlukla yer ve zamanda oryantasyon bozuklukları görülür ve/veya sıklıkla hafıza kaybı vardır. Özellikle yaşlı hastalarda ameliyat sonrasında daha sık gözlenir. 


Nedenler
Travma: Şiddetli bir hastalık gibi travmatik bir olay mikropla ilgili korkuları tetikleyebilir.

Aile Öyküsü: Fobilerin genetik bir bağlantısı olabilir, birden fazla aile üyesinin benzer korkuları vardır.

Çevresel Faktörler: Temizlik veya mikroplarla ilgili belirli inançlar veya uygulamalar, bir kişiyi misofobiye yatkın hale getirebilir.

Beyin Kimyası: Beyin kimyasındaki bazı değişiklikler, bir kişinin fobiler geliştirmesine katkıda bulunabilir. 


Misofobi ve OKB
Misofobinin obsesif-kompulsif bozukluk (OKB) ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. OKB saplantıları, sıkıntı ya da kaygıya neden olan, tekrarlayan, ısrarcı ve istenmeyen dürtüler ya da imgelerdir. Bu saplantılar, siz başka şeyler düşünmeye veya yapmaya çalıştığınızda araya girebilir.

Takıntıların genellikle aşağıdaki gibi temaları vardır:
-Kirlenme korkusu
-Her şeyin düzenli ve simetrik olması ihtiyacı
-Kendinize veya başkalarına zarar vermeyle ilgili agresif veya korkunç düşünceler
-Saldırganlık veya cinsel veya dini konular dahil olmak üzere istenmeyen düşünceler

*Mizofobinin en yaygın semptomlarından biri, aynı zamanda OKB'nin de yaygın bir semptomu olan sık el yıkamadır. Ancak el yıkama motivasyonu farklıdır.

*OKB'si olan kişiler, eylemin kendisinin tamamlanmamasının bir sonucu olarak yaşadıkları sıkıntıyı gidermek zorunda kalırken, misofobisi olan kişiler, özellikle mikropları uzaklaştırmak için eylemi tamamlamak zorunda kalırlar. Aradaki fark incedir ve birçok insan her iki durumu da yaşar, bu nedenle doğru teşhis için bir ruh sağlığı uzmanına görünmek önemlidir.

Lea Anderson 

Teşhis
Mental Bozuklukların Teşhis ve İstatistik El Kitabında (DSM-5) misofobinin ayrı bir durum olarak tanınmadığına dikkat etmek önemlidir. Bunun yerine, semptomların belirli bir teşhis kriterini karşılaması durumunda belirli bir fobi olarak kabul edilir.

Spesifik bir fobi teşhisi konulabilmesi için semptomlar aşağıdakileri içermelidir:
-Kaçınma veya aşırı sıkıntı basma 
-Ani kaygı tepkisi
-Mantıksız veya aşırı korku

Ek olarak, bu semptomlar, bir kişinin yaşamının farklı alanlarında normal şekilde işlev görme yeteneğini etkilemelidir. Semptomların başka bir ruhsal bozukluktan kaynaklanmaması ve semptomların altı ay veya daha uzun süredir mevcut olması gerekir.


Tedavi
Neyse ki misofobi başarıyla yönetilebilir. Durum zamanla kötüleşme eğiliminde olduğundan, mümkün olan en kısa sürede bir ruh sağlığı uzmanını ziyaret etmek önemlidir. Terapistinizin önerebileceği tedaviler arasında ilaç, psikoterapi veya ikisinin bir kombinasyonu yer alır.

İlaç Tedavisi 
İlaçlar genellikle misofobi gibi belirli fobileri ele almak için kendi başlarına reçete edilmez. Bununla birlikte, bazen bazı semptomları yönetmeye yardımcı olmak veya birlikte ortaya çıkan zihinsel sağlık durumlarını tedavi etmek için ilaçlar reçete edilebilir. İlaçlar en çok psikoterapi ile birlikte kullanıldıklarında etkilidir.

Psikoterapi
Fobileri tedavi etmeye yardımcı olmak için kullanılabilecek bir dizi terapi türü vardır, ancak en etkili yaklaşımlardan ikisi bilişsel davranışçı terapi (BDT) ve maruz bırakma terapisidir.

Bilişsel davranışçı terapi, fobiye katkıda bulunan olumsuz düşünce kalıplarını tanımlamayı ve değiştirmeyi içerir.

Maruz bırakma terapisi, insanları korkularının kaynağına kademeli ve aşamalı olarak maruz bırakmaya odaklanır. Zamanla insanlar rahatlamayı öğrenebilir ve korku tepkisi azalmaya başlar. 

Çevrimiçi terapi, düşünmek isteyebileceğiniz başka bir seçenek olabilir. Çevrimiçi terapinin, bir dizi ruh sağlığı durumunun tedavisinde etkili olduğu bulunmuştur. Çalışmalar ayrıca, sanal gerçekliğe maruz bırakma terapisinin gerçek dünyaya maruz bırakma terapisi kadar etkili olabileceğini düşündürmektedir.

Başa Çıkmak için
-Derin nefes alma
-Yeterince uyumak
-Kendinizi yavaş yavaş korkunuza maruz bırakmak
-Kafein alımını azaltmak
-Meditasyon
-Farkındalık uygulamaları
-Yoga

*Ek olarak, düzenli egzersiz stres ve kaygıyı azaltmaya yardımcı olabilir.

Yorumlar

Popüler Yayınlar