TRUMAN SENDROMU
TRUMAN SENDROMU
Truman sendromu bir tür sanrısal bozukluktur. Truman sendromunda insanlar genellikle kameralardan izlendiklerini düşünürler ve hayatları da sahnelenmiş bir realite şovun parçasıdır.
Adını 1998 yılında bir banliyöde yaşayan Jim Carrey'nin yaşamının ve tüm hareketlerinin filme alındığı ve dünyaya yayınlandığı popüler bir Truman gösterisi olan Truman Show'dan aldığını söyleyebiliriz.
Hikaye
Truman Show'un hikayesi Truman adında bir adamın etrafında dönüyor. Truman gösterisinde aktör yavaş yavaş her şeyin yolunda gitmediğinin farkına varır, dünya onun etrafında dönüyormuş gibi görünür ve sonra yaşadığı kasabadan kaçmak ister.
-Truman sendromundan muzdarip insanlar, aynı zamanda hayali gerçeklik şovlarının bir parçası olduklarına inanırlar. Bu belirtiler psikozun bir parçası. Ailelerini, birlikte çalıştıkları arkadaşları bile televizyon şovlarının bir parçası ve evlerini, iş istasyonlarını, hatta hastanelerini bu şovun bir parçası sanıyorlar.
-Bu yeni bir tür akıl hastalığı değil, belki de çeşitli büyüklenmeci sanrılardır.
-Bazı psikiyatristler, bu tür gösterileri izlememiş ve modern toplumda yaşamayan insanların bu tür şeylere karşı bağışık olmadıklarına inanırlar. Ayrıca psikoza yol açabilecek bu tür sanrılar geliştirebilirler. Teknolojiden önceki çağda, insanların kendilerini takip etmesi, e-postalarını izlemesi, fiziksel olarak takip etmesi gibi çeşitli gerçekler insanların sanıklarını şekillendiriyordu.
-Günümüzde realite şovlarıyla ilgili çok fazla çılgınlık var. Altta yatan bazı psikiyatrik hastalıkları olan kişiler, bu tür yayınları izledikten sonra bu dizilere benzer her türlü sanrıyı geliştirebilirler. Truman sendromundan mustarip bir kişi, bantlandığına/filme alındığına ve bunun eğlence amaçlı yayınladığına inanır. Bir grup hasta, başkalarının eğlencesi için günlük hayatlarını yayınlayan bir realite şovunun parçası olduklarını anlatıyor. Bazı hastalar gösteride kapana kısılmış hissediyor ve kaçmak istiyor.
İşte rapor edilen birkaç vakanın kısa bir özeti
Vaka 1-) Bu vaka ailesinin haberi olmadan beş yıl boyunca sürdürdüğü bir inanç olarak hayatının The Truman Show'a benzediğini iddia etti. 11 Eylül saldırılarının uydurma olduğuna inanıyordu ve İkiz Kuleler'in hâlâ ayakta olup olmadığını görmek için New York'a gitti. (eğer öyle olsaydı, kendi şovunun yıldızı olduğunu kanıtlardı.) Hayatındaki herkesin komplonun bir parçası olduğuna ve gözlerine kamera yerleştirildiğine inanıyordu. (ve psikiyatri bölümüne kabul edildiğinde 'yönetmenle' konuşmak istedi.) Şizofreni (ve daha spesifik olarak madde kaynaklı psikotik bozukluğa karşı kronik paranoid tip) teşhisi kondu.
Vaka 2-) Bu vaka ise ulusal yayın için sürekli olarak kaydedildiğine inanıyordu. NYC'ye gelip Özgürlük Anıtı'nın tepesinde bilinmeyen bir kadınla tanışmak için bir plan hazırladı. Onu, kendisini sürekli olarak kaydeden… ve The Truman Show'a benzer bir senaryonun parçası olarak izleyicilerin eğlenmesi için ulusal çapta yayınlayan geniş bir bireyler ağının kontrolünden kurtarmasını bekliyordu. "Benim [ailem] ve tanıdığım herkes bir senaryonun aktörleriydi ve öyleler, tüm amacı beni filmin odak noktası yapmak olan bir maskaralıktı. Dünya'nın dikkatini çekiyor.” Disfori, umutsuzluk ve perseküsyon sanrıları nedeniyle üç kez intihara teşebbüs etmişti. Kendisine hem crack kokain hem de esrar bağımlılığı ile birlikte şizoaffektif bozukluk (bipolar tip) teşhisi kondu.
Vaka 3-) Bir diğer vaka bir gazetecide görülmüştü. Depresyon öyküsü vardı ve manik ve psikotikti. Gazetelerde, internette ve televizyonda yer alan hikayelerin medyadaki meslektaşları tarafından kişisel eğlencesi için yaratıldığına inanıyordu. Etrafındakilerin ücretli aktörler olduğuna, etrafındaki her şeyin sahte olduğuna ve "tüm [onun] ortaklarının işin içinde olduğuna" inanıyordu. Hastaneye kaldırıldığı sırada, koğuşta verilen haberlerle dışarıda olup bitenler arasında farklılıklar olduğunu doğrulamak için kaçmaya çalıştı. Psikotik özelliklere sahip bipolar bozukluk tanısı kondu.
Vaka 4-) Bu vaka Gizli Servis'in kendisini takip ettiğine inanıyordu. Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu vardı ve depresyon nöbetleri geçirdi. Truman Show'a benzediğini iddia ettiği bir "düzen"i anlattı. Gold and Gold, vakanın “planın efendisi olduğuna, hastane personeli dahil herkesin hayatına dahil olduğuna ve tüm bu insanların birer oyuncu olduğuna inandığını bildirdi. Hastanedeyken kaydedilebileceğini düşündü. Haberin uydurma olduğuna ve radyonun onun için kaydedildiğine inanıyordu… Planın Noel Günü'nde biteceğine ve sonra serbest bırakılacağına inanıyordu.” Metilfenidat kaynaklı psikotik bozukluğa karşı şizofreniform bozukluk teşhisi kondu.
-Bu bireyler için hayat kolay değildir. Bu sendromun resmi bir teşhisi olmadığı için tedavi seçenekleri sınırlıdır. Tedavi protokolü şizofreni veya kronik paranoid tip bozukluğun tedavisine benzer. Bazı durumlarda hastaneye yatış gerekebilir. Uygun ilaç tedavisinin ardından ve bir psikiyatri doktorunun gözetimi altında kaldıktan sonra, Truman sendromu hastalarının çoğu bir şekilde iyileşir.
Ek olarak bu videolara göz atabilirsiniz
Yorumlar
Yorum Gönder